SERAMİK TÜRKİYE, sa.57, ss.104-108, 2020 (Hakemli Dergi)
Doğa sanat ilişkisi içinde insanlık tarihi boyunca sanatçının kendi yöntemiyle doğaya dokunuşunu belgeleyen bir yeri olduğu görülür. Doğa; yeryüzünü oluşturan biçimi, topoğrafyası ve sürekliliği ile hep aynıymışçasına sanki hiç bitmeyecek, değişmeyecek duygusuyla insana güven vermekte ancak insanın yarattığı teknoloji ve gelişimle hızlı bir tükenişin korkutucu sinyallerini de vermektedir. Sanatta yeni söylem alanlarını açan bu durum sanatçının da yeni bir sorunsalına dönüşüp günümüz sanatında bir tema olmaya devam etmektedir. Doğayı her yönüyle sanatın bir konusu halinde incelemeye olanak veren yeni ve klasik düşünce biçimlerinin tartışılabildiği bu çalışmada doğa, sanat ve sanatçı üçlemesi ile esinlenmenin ötesinde sanatın, bugününe dair bir düşüncenin tarihsel ve güncel yönüyle sorgulanması amaçlanmaktadır.
Anahtar Sözcükler: Doğa, Sanat, Ekoloji, Topoğrafya.
It is seen that throughout the history of humanitythe artist has a place that documents his touch with nature in his own way in the relationship of nature and art. Nature with its form, topography and continuity that creates the earth gives human confidencewith the feeling that it will never end and change. On the other hand, it gives the terrifying signs of a rapid exhaustion as a consequence of the technology and development created by man. This situation, which opens new fields of discourse in art, turns into a new problematic of the artist and continues to be a theme in today’s art. The aim of this study is to discuss new and classical ways of thinking that allow to examine nature as a subject of art in every aspect, and to question the historical and current aspects of the idea of art today beyond inspiration through the nature, art and artist trilogy.
Keywords: Nature,Art, Ecology,Topography.