The Cappadocia Region has been home to mankind throughout the ages with its geographical structure, lands suitable for agriculture and natural shelters. Perhaps the most important material remains of the region, which is rich in cultural heritage, are Early Bronze Age painted ceramic groups with their unique style. The Early Bronze Age (3000-2000 BC) represents a very active period in Anatolia when social changes accelerated, new technologies were used, and steps were taken towards centralization and urbanization. The Early Bronze Age marks a period in which the number of settlements increased rapidly and settlements with different characteristics emerged in the Cappadocia Region. The paint decorated "Intermediate" and Alisar III ceramics that emerged in the eastern part of the region towards the end of this period were among the unique ceramic groups of Anatolia and influenced the painted ceramic traditions that followed them. The similarities in form and decoration with the painted ceramic groups of the II and I millennia BC reveal that this unique heritage has been passed down from generation to generation. The ongoing pottery in present-day Cappadocia is a cultural continuation of the painted ceramics used extensively during the Early Bronze Age III. Further research and promotion of these region- specific ceramics will play an important role in better understanding the craft of pottery and in the transmission of cultural heritage.
Kapadokya sahip olduğu coğrafi yapısı, tarıma elverişli arazileri, doğal barınakları ile çağlar boyunca insanoğluna ev sahipliği yapmıştır. Kültürel miras açısından oldukça zengin olan bölgenin belki de en önemli maddi kalıntılarını kendine özgü tarzı ile Erken Tunç Çağı boyalı seramik grupları oluşturmaktadır. Erken Tunç Çağı (MÖ 3000-2000) Anadolu açısından toplumsal değişimlerin hız kazandığı, yeni teknolojilerin kullanıldığı, merkezileşme ve kentleşme yönünde adımlarının atıldığı oldukça hareketli bir dönemi ifade etmektedir. Erken Tunç Çağı Kapadokya açısından yerleşim sayısının hızla arttığı ve farklı niteliklere sahip yerleşimlerin ortaya çıktığı bir zaman aralığına işaret etmektedir. Bu dönemin sonlarına doğru bölgenin doğusunda ortaya çıkan boya bezekli “Intermediate” ve Alişar III seramikleri Anadolu’nun özgün seramik grupları arasında yer almış ve kendilerinden sonra gelen boyalı seramik geleneklerini etkilemiştir. Form ve bezeme özellikleri açısından MÖ II. ve I. binyıllarda görülen boyalı seramik grupları ile kurulan benzerlikler bu özgün mirasın nesilden nesile etkilerini hissettirdiklerini gözler önüne sermektedir. Günümüz Kapadokya’sında devam eden çömlekçilik, geçmişte Erken Tunç Çağı III sürecinde yoğun olarak kullanılan boyalı seramiğin kültürel bir devamı niteliğindedir. Bölgeye özgü bu seramiklerin daha çok araştırılması ve tanıtılması günümüzde devam eden çömlekçilik zanaatının daha iyi anlaşılması ve kültürel mirasın aktarılmasında önemli bir rol üstelenecektir.