in: Sosyal Sosyal Bilimlerde Yeni Vizyonlar: Kavramlar - Kuramlar - Uygulamalar , Doç. Dr. Filiz Er, Editor, Duvar, İzmir, pp.7-41, 2024
Abstract
The Covid-19 pandemic, a global disaster, posed significant challenges to
the social service systems of many countries, leading to a crisis. In this study,
which aimed to examine crisis management in social service institutions and
the professional and personal difficulties faced by social workers during the
initial wave of the pandemic, data were collected from 146 social workers
through an online survey with quantitative research design. During this period,
characterized by flexible and rotating work schedules, it became evident that
services were primarily focused on application rather than employing a
proactive approach based on risk prediction and prevention. Ethical challenges
emerged, including increased reports of violence, chronic and psychiatric
illnesses, as well as difficulties in accessing services, decreased service
quality, and inadequate attention to individual cases. Social workers primarily
coped with the challenges imposed by the working conditions on a personal
level, highlighting the need for psychosocial support and supervision. Based
on the research findings, enhancement of crisis intervention capacity at the
organizational level, development of professional support and supervision
systems, and increase in awareness and education on ethical issues were
recommended
Özet
Küresel bir afet olan Covid-19 pandemisi, pek çok ülkenin sosyal hizmet
sistemi için krize neden olan zorlayıcı bir deneyim olmuştur. Sosyal hizmet
uzmanları aracılığıyla pandeminin ilk dalgasını içeren süreçte, sosyal hizmet
alanındaki kuruluşlarda yapılan düzenlemelerle kriz yönetiminin nasıl
gerçekleştirildiği ve uzmanların yaşadıkları mesleki ve kişisel zorlukları nicel
desende ortaya koymayı amaçlayan araştırmada veriler, çevrimiçi anket
yardımı ile 146 sosyal hizmet uzmanından toplanmıştır. Çoğunlukla esnek/
nöbetleşe çalışmanın olduğu bu dönemde, hizmetlerde başvurunun temel
alındığı, riskleri öngörmeye ve önlemeye dayalı pro-aktif (önleyici)
yaklaşımın ise yeterli şekilde uygulanmadığı göze çarpmıştır. Şiddet, kronik
hastalıklar, psikiyatrik hastalıklarla ilgili başvurularda artışın yanı sıra
hizmetlere erişememe, hizmet kalitesinde düşüş ve olgulara yeterince ilgi
gösterememe gibi etik zorluklarla karşılaşılmıştır. Sosyal hizmet uzmanları,
pandeminin çalışma koşullarında yarattığı zorluklarla genellikle kişisel olarak
baş etmek zorunda kalmış, yeterince karşılanmamış olan psikososyal destek
ve süpervizyon gereksinimleri göze çarpmıştır. Araştırma sonucunda, kuruluş
düzeyinde krize müdahale kapasitesinin geliştirilmesi, profesyonel destek ve
süpervizyon sisteminin geliştirilmesi ve etik sorunlara ilişkin farkındalık ve
eğitimlerin artırılması gibi öneriler olarak sunulmaktadır.