International Marmara Social Sciences Congress (Imascon 2020 – Autumn) , Kocaeli, Türkiye, 4 - 05 Aralık 2020, ss.104-110
Bu araştırmada, farklı kurumlarda görev yapmakta olan öğretim elemanlarının Teknolojik Pedagojik Alan Bilgisi öz güven düzeyleri, teknolojik pedagojik alan bilgileri (TPAB) ve öğrenme-öğretmeye yönelik inançları arasındaki ilişkinin çeşitli değişkenler açısından ortaya çıkarılması amaçlanmıştır. Öğrenme-öğretme ortamlarına teknoloji entegrasyonu sağlanarak eğitimin zenginleştirilmesi, öğretimin veriminin arttırılması ve daha etkili hale getirilmesi için öğretim elemanlarının teknolojik pedagojik alan bilgisi ve öz güven düzeylerinin yüksek olması önemlidir. Bu çalışma ilişkisel tarama modeli ile desenlenmiştir. 2019-2020 eğitim öğretim yılında beş farklı üniversitede çeşitli bölümlerde görev yapmakta olan 107’si kadın 89’u erkek olmak üzere toplam 196 öğretim elemanı katılım göstermiştir. Katılımcılara “Kişisel Bilgiler Formu”, “Teknolojik Pedagojik Alan Bilgisi Ölçeği”, “Teknolojik Pedagojik Alan Bilgisi Öz Güven Düzeyleri Ölçeği” ve “Pedagojik İnanç Sistemleri Ölçeği” yöneltilmiştir. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre öğretim elemanlarının TPAB öz güvenlerinin orta düzeyde olduğu görülmüştür. Öğretim elemanlarının akademik unvanlarına göre TPAB öz güven ve TPAB düzeylerinin farklılaştığı, öğretim görevlilerinin TPAB ve TPAB öz güven düzeyi skorları, profesör, doçent ve doktor öğretim üyelerine göre daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Mesleki kıdem süresi 0-5 yıl olanların, 21 ve üstü yıl olan katılımcılara göre TPAB öz güven düzeylerinin daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. TPAB ve TPAB öz güven düzeyi en yüksek BÖTE bölümü olarak tespit edilirken, TPAB düzeyi en düşük Sınıf Öğretmenliği, TPAB Öz Güven düzeyi en düşük Eğitim Bilimleri bölümleri olmuştur. Üniversite türünün, cinsiyetin ve öğrenme ve öğretmeye yönelik eğilimlerin ise, katılımcıların TPAB ve TPAB öz güven düzeylerini etkilemediği ortaya çıkmıştır.