Ulusal Tıbbi Biyoloji ve Genetik Kongresi, 28 - 31 October 2021
Hücre ölümü mekanizmaları,
hücresel gelişme ve homeostazın normal ve temel bir bileşeni olsa da, bu
mekanizmalarda görülen bozukluklar kanser, otoimmünite ve nörodejenerasyon
dahil olmak üzere çoğu hastalık patolojisi ile ilişkilendirilmektedir. Sinir
sisteminin mimarisinin ve işlevlerinin şekillenmesinde de hücresel ölüm
mekanizmaları ile ilişkili sinyal yolakları önemli görevlere sahiptir.
Özellikle apoptoz, nekroptoz, piroptoz gibi iyi tanımlanmış hücre ölüm
mekanizmalarının yanı sıra, bazı durumlarda otofajiye bağımlı hücre ölümü olarak
bilinen farklı bir süreç ortaya çıkmaktadır. Otofaji mekanizması ilk
keşfedildiğinde alternatif bir hücre ölüm mekanizması olarak kabul edilse de, günümüzde
hem hücrelerde homeostazın sağlanmasında önemli bir mekanizma hem de yaşlanma
ve hastalıklarla ilişkili metabolik zorluklar karşısında devreye giren önemli
bir sitoprotektif yanıt mekanizması olarak kabul edilmektedir. Lizozomal
substrat birikimi ile karakterize olan lizozomal depo hastalıklarının nörodejenerasyon
ile ilişkisinin temelinde de otofaji mekanizmasındaki bozukluklar yer
almaktadır. Nörodejenerasyon sürecinde, otofajinin farklı aşamalarındaki
bozulma, birikime yatkın patojenik proteinlerin ve hasarlı organellerin
birikmesine yol açarak patolojiyi tetiklemektedir. Lizozomal depo hastalığı
olan Gaucher hastalığı ile ilişkili GBA1 enziminin Parkinson hastalığı için en
önemli risk faktörü olduğu bilinmektedir. Çalışmalarımızdan elde edilen veriler,
GBA1 mutasyonlarının hasta kaynaklı indüklenmiş pluripotent kök hücre kaynaklı
dopaminerjik nöronlarda otofajik yıkım mekanizmalarını etkileyerek α-sinüklein birikimi ve salınımına sebep olduğu ve
nörodejenerasyonda rol oynadığı gösterilmiştir. Bu bozukluklar için gelecekteki
terapötik stratejiler, otofajik süreçteki aksaklıkların nörodejeneratif
hastalıklar üzerindeki çok yönlü etkisinin anlaşılmasıyla yönlendirilecektir.