NECMETTİN ERBAKAN ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI DİŞHEKİMLİĞİ KONGRESİ , Konya, Türkiye, 2 - 03 Ekim 2021, ss.208
Amaç: Periferal dev hücreli granülomlar (PDHG), diş eti ve alveolar kret periostundan gelişen lezyonlardır.Kesin
etyoloji bilinmemekle birlikte travma, kötü oral hijyen ve hormonal değişimlerin, oluşumunda rol oynadığı
düşünülmektedir.YÖNTEM: Vaka yaş, cinsiyet, yerleşim radyolojik özellikler açısından değerlendirilmiştir
Bulgular: 46 yaşında kadın hasta kliniğimize diş eti büyümesi şikayeti ile başvurdu.Tıbbi olarak hipertansiyonu olduğu
öğrenilen hastanın ağız dışı muayenesinde herhangi bir patolojiye rastlanılmadı.Ağız içi muayenesinde 32-44 numaralı dişler
arasında lokalize, geniş, lobüler,yumuşak, kırmızı nodüler yüzeyli, ülserasyon göstermeyen lezyon saptandı.Oral hijyeni kötü
olan hastanın hikayesinden lezyonun dört haftadır mevcut olduğu, ağrı yapmadığı ve yavaş büyüdüğü öğrenildi. PDHG ön
tanısı ile histopatolojik inceleme için yönlendirilen hastanın biyopsi sonrası tanısı doğrulandı. Lezyon eksize edilerek hasta
periyodik aralıklarla kontrole çağırıldı.
Sonuç: PDHG’ler estetik ve fonksiyonel bozukluklar yanında, plak kontrolünü zorlaştırarak diş eti dokularında kayıplara yol
açabilir. Olgumuzda hastanın premenopoz dönemde olmasından kaynaklı hormonal değişimler ile kötü oral hijyenin bir arada
olmasının, şiddetli diş eti büyümesine yol açtığını düşünmekteyiz. PDHG tedavisinde öncelik büyümüş dokunun ve lokal iritan
faktörlerin ortadan kaldırılmasıdır.Nüks riskini en aza indirmek için etyolojik faktörler ortadan kaldırılmalıdır. Ancak
menopoz ve hamilelik gibi belirli bir süreç gerektiren sistemik durumlarda takip önemlidir. Sonuç olarak hastaya iyi bir
periodontal tedavinin ardından oral hijyen eğitimi verilmelidir. Lezyonlardan malignite ihtimaline karşı mutlaka biyopsi
alınmalıdır. Eksizyon sonrası nüks ihtimali göz önünde bulundurularak hastalar düzenli aralıklarla kontrole çağırılmalıdır.
Anahtar Kelimeler: periferal dev hücreli granülom,diş etİ