Veri Gazeteciliğini “Veri” ve “Gazetecilik” ile Düşünmek: Olanaklar ve Sınırlar


Yoldaş C.

YENİ MEDYA ÇALIŞMALARI V. ULUSAL KONGRE, Medya Yakınsaması Çağında Kültürel Akış(lar) ve Hareketlilik, Ankara, Türkiye, 4 - 05 Kasım 2021, ss.64-65, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.64-65
  • Hacettepe Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Veri, dijitalleşme ve internet teknolojisinin günümüzde ulaştığı seviyede, üretimini artıran yeni araçlara, sunumunu genişleten yeni mecralara ve dolaşımını yaygınlaştıran yeni ağlara sahip hale gelmiştir. İşaret edilen bu durumun iletişim ağ ve araçlarıyla yakından ilişkili olması, iletişim alanında veriye yönelik akademik ve mesleki ilginin son yıllarda artmasını beraberinde getirmektedir. Bu ilgi yine hem akademik hem mesleki alanda “veri gazeteciliği” şeklinde adlandırılan bir alanı doğurmuş görünmektedir. Alanyazında yer alan biçimiyle, önceki birkaç örnek dışarıda bırakıldığında “veri gazeteciliği”nin miladının 2010 yılında ortaya çıkan WikiLeaks Belgeleri olduğu kabul edilmektedir. Ancak gerek sayısallaşma ve dijitalleşmesinin gerek iletişim alanında yaşanan dönüşüm 20'nci yüzyılın ortalarında başladığı ve giderek hızlandığı düşünüldüğüde 2010 öncesinde de “veri” ve “gazetecilik” ilişkisinin bulunduğu söylenebilir. Öte yandan bu tarihsel süreçte, "veri" ve "gazetecilik"in içinden geçtiği ayrı süreçler de işlemektedir. Bu nedenle veri ve gazetecilik ilişkisine daha önceki dönemleri ve dönüşen maddi koşulları inceleyerek odaklanmak bilimsel çaba olarak da görülebilir. Ayrıca, ülkeler arası dijital eşitsizlikler başta olmak üzere teknik, teknoloji ve bilgi farklılıkları göz önüne alındığında, veri-gazetecilik ilişkisine dönük analizlerin toplumsal koşulları da dikkate alması beklenmelidir. Veri ve gazetecilik ilişkisinin olanakları ve sınırlılıkları bunlara bağlı olarak değişiklik gösterecektir. Bu çalışma, bahsedilen koşulları dikkate alarak günümüz medya ikliminde veri ve gazetecilik ilişkisini incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışma bu bağlamda verinin gazetecilikle kavranmasına yönelik bir çabayı içermektedir. Bu çaba, gazeteciliğin toplumsal boyutu ve mesleki boyutu şeklindeki bir ana sınıflandırma çerçevesinde şekillenmektedir. Çalışmanın gazeteciliğin toplumsal boyunun ele alındığı bölümünde demokratikleşme ve veri ilişkisi; demokratikleşme ve gazetecilik mesleği ilişkisi; gazetecilikte veri kullanımının sağladığı olanak ve sınırlılıklar; veri-demokratikleşme ilişkisi ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Öte yandan gazeteciliğin mesleki boyutunun ele alındığı bölümde de haber üretim sürecinin hazırlık; üretim anı ve dolaşım aşamalarında verinin konumu; verinin bir kaynak ve araç olarak kullanımı; verinin gazetecilik içinde bir alan olarak konumunun ne olabileceği ve emek sürecinde verinin olası etkileri üzerine eğilen bir tartışma yürütülmektedir. Her iki bölümde yer alan tartışmalar içerisinde bir diğer bölümle ilişkili olan ve birbirini besleyen analizlerin olmasına özen gösterilmektedir. Dolayısıyla her ne kadar bir diğerine taşan kısımlar bulunsa da böyle bir ayrımın biçimsel olarak yapılması konuya ilişkin tartışmaların sınıflandırılması bakımından önemli görülmüştür. Veri gazeteciliğine ilişkin Türkçe literatür içindeki tartışmalarının her ne kadar yetersiz olduğu sıklıkla dile getirilse de nicel olarak belirgin üretimlerin ortaya çıkmaya başladığı söylenebilir. Buna karşın bu çalışmalar içinde gazetecilik mesleğine ve mesleğin bileşenlerine ilişkin tartışmalarının zayıf olduğu da belirtilebilir. Gazetecilik içinde veri gazeteciliğine yönelik kısa alıntıları aşan bir analizin olduğu söylenemeyeceği gibi muhabirlerin konumu ise üstlenmeleri beklenen “yeni” etik sorumluluklar ve öğrenmeleri beklenen yeni teknikler dışında neredeyse hiç tartışılmamaktadır. Öte yandan veri gazeteciliğinin Türkiye'deki medya sahiplik yapısıyla ilişkinin yok denecek kadar zayıf kurulmasının büyük bir eksiklik olduğunu da ifade edilebilir. Bu eksikliğin, gelişmiş ülkelerdeki benzerleriyle yapılan kıyaslamalarda Türkiye'ye ilişkin demokratik gelişim, açık veri ve gazetecilik bağlantısında belirsiz çıkarımlara neden olduğu da söylenebilir. Türkiye'de veri ve gazetecilik ilişkisinin güncel görünümüne yönelik bir betimleme yapmayı amaçlayan bu çalışmada yürütülen tartışma boyunca ilgili alanyazındaki birikim ele alınarak bu birikime katkı sunulmaya çalışılacaktır. Ele alınacak kaynaklardan yola çıkılarak yapılacak olan bir literatür taraması üzerine yükselecek olan çalışmanın veri ve gazetecilik ilişkisini kendi dışında kalan ilişki biçimlerinden soyutlanmış olmaktan çıkararak parçalı bir toplumsal yapı içinde bulundukları görünümlerini bilimsel tartışmanın içine sokması amaçlanmaktadır.