Şener B. (Yürütücü), Pınar A., Eser Ö., Yenişehirli G., Günalp A.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, BAP Araştırma Projesi, 2000 - 2003
Önemli bir morbidite ve mortalite nedeni olan Streptococcus pneumoniae izolatlarında son 20 yıldır gittikçe artan oranlarda saptanan antibiyotik direnci, her ülkenin kendi direnç paternini belirlemesini ve bu dirençli suşların çeşitli epidemiyolojik yöntemlerle izlenmesini gerekli kılmaktadir. Bu çalışmada hastanemizdeki çeşitli klinik örneklerden izole edilen ve antibiyotik direnç paternleri, serotip dağilimlari, PBP gen profilleri ve BOX-PCR paternleri belirlenen S. pneumoniae suşlarının PFGE paternlerinin saptanarak bu suşların ülkemizdeki moleküler epidemiyolojisine katkıda bulunulması amaçlanmıştır.
Projenin amacına yönelik olarak toplam 212 adet S. pneumoniae suşu çalışılmış, penisilin orta dirençli (n: 88) ve dirençli (p:15) suşlar epidemiyolojik tiplendirme çalışmalarına alınmıştır. Çalışılan suşlarda eritromisin direnci %13.7, sefaklor direnci %17.5, sefotaksim direnci %2.3, kloramfenikol direnci %2.3, tetrasiklin direnci %18.9, rifampisin direnci %2.1, siprofloksasin direnci %1'dir. Çalışılan suşlarda vankomisin direnci saptanmamıştır. Penisilin orta dirençli ve dirençli pnömokoklarda en sık saptanan serotipler sırasıyla tip 19, 23, 9, 6 ve 14'dür. Suşların PBP gen profilleri incelendiğinde PBP2b gen analizine göre suşların 5 farklı paternde toplandığı; PBP2x gen profillerine göre ise 12 farklı paternde toplandığı görülmüştür. BOX-PCR yöntemiyle suşlar incelendiğinde ise suşların toplam 14 farklı BOX DNA paterni oluşturduğu saptanmıştır.
Moleküler tiplendirme yöntemleri arasında en güvenilir yöntem kabul edilen PFGE yöntemi ile suşların DNA bant paternleri incelendiğinde izolatların 8 ana kümede toplandığı saptanmıştır. Her kümenin kendi içindeki izolatların PFGE paternlerine ait dendrogram incelendiğinde izolatların bazılarının Spain9V-3; bazılarının Poland23F-16, bazılarının ise CSR19A-11 olarak tanımlanan uluslararası dirençli S. pneumoniae klonları ile yakınlığı olduğu saptanmıştır. Uluslararası yakınlığı gösterilen izolatlar tüm izolatların %16'sını oluşturmakta olup, kalan izolatların bir kısmı arasında da klonal yakınlık saptanmıştır.
Çalışma kapsamındaki bazı suşlar arasında uluslararası klonlarla genetik yakınlığın saptanması dirençli pnömokokların bir kısmının ülkemize giriş şeklini açıklamaktadır. Elde edilen sonuçlar dirençli pnömokokların toplumumuzda klonal olarak yayılabildiğini işaret etmekte ve uygunsuz antibiyotik kullanımına bağlı olarak bu dirençli klonların seçilip pnömokokal direncin toplumumuzda ileride daha ciddi boyutlara taşınabileceğine dikkat çekmektedir.