Bir Aday Biyobelirteç Olarak Csrp1 Geninin Prostat Kanserinde Klinik, Fonksiyonel Ve Biyoinformatik Yaklaşımlarla Değerlendirilmesi


Demirkol Canlı S. (Yürütücü), Kocatürk B., Güner Gebeş G., Güdeloğlu A., Baydar D.

TÜBİTAK Projesi, 2024 - 2027

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Başlama Tarihi: Şubat 2024
  • Bitiş Tarihi: Şubat 2027

Proje Özeti

Prostat kanseri erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biri olup önemli bir sağlık problemidir. Patolojik inceleme sonrası yapılan Gleason skorlaması hastalığın agresifliğinin değerlendirilmesi ve tedavi planlamaları için çok etkili bir parametredir; yükselen skor, daha agresif tümör anlamına gelir. Ancak iğne biyopsileri, her zaman tümörün tamamını doğru ve kesin şekilde temsil edemez. Biyopsinin kapsadığı alanın tümördeki en yüksek Gleason skorlu alanı içermemesi halinde, prostatektomide daha yüksek Gleason skoru ile karşılaşılmaktadır. Bu durum hastalığın olduğundan daha düşük dereceli olarak ele alınmasına sebep olmaktadır. Literatürde PSA, prostat ağırlığı gibi klinik parametrelerin prostatektomide gleason skor yükselmesi (upgrade) ile ilişkisi gösterilmiş olsa da bu parametrelerin tahmin gücü sınırlıdır. Dolayısı ile bu amaç için tanımlanabilecek moleküler belirteçlere ihtiyaç mevcuttur. Proje önerisinde özgün bir moleküler belirtecin iğne biyopsisinde Gleason 3+3 görülen (düşük Gleason skorlu) tümörlerde prostatektomide Gleason skor upgrade’ini tahmin etme gücünün ve klinikopatolojik prognostik parametreler ile ilişkilerinin değerlendirilmesi planlanmaktadır. Preliminer çalışmalarımızda prostat tümörlerine ait herkesçe kullanıma açık transkriptomik verisetlerin biyoinformatik yöntemler ile analizi temelinde mevcut tüm genlerin prostat kanserinde prognoz ve metastaz ile ilişkisi in siliko değerlendirilmiştir.

Bu çerçevede CSRP1 (Sistein ve glisin’den zengin protein 1) geni, ifadesinin sağkalım, biyokimyasal nüks ve Gleason skoru ile ilişkisi ve immunohistokimyada kullanmaya uygun ticari bir antikorunun bulunması kriterleri açısından öne çıkarak, özgün aday biyobelirteç olarak belirlenmiştir. Proje çerçevesinde CSRP1 ifadesinin, eşli biyopsi ve prostatektomi materyallerinde immunohistokimya yöntemi ile kantifiye edilerek Gleason 3+3 skorlu hastalarda prostatektomide upgrade ihtimalini tahmin gücünün değerlendirilmesi planlanmaktadır. CSRP1 proteininin aktin fiberler ile lokalize olup, aktin demetlerinin interaksiyonunu stabilize ettiği bilinmektedir. Ayrıca ifadesinin stres gibi büyüme inhibe edici faktörler ile indüklendiği ve hücre proliferasyonunu baskıladığı fibroblastlarda gösterilmiştir. Bunun yanında hücre hareketliliğinin regulasyonunda rol oynadığı rapor edilmiştir. Ancak bu ilişkilerin prostat kanserinde değerlendirildiği bir çalışmaya literatürde rastlanmamaktadır. Dolayısı ile bu genin prostat kanserinde prognostik klinik ve patolojik parametreler ile ilişkilerinin moleküler temellerinin aydınlatılması amacıyla CSRP1 ifadesinin siRNA yöntemi ile baskılanmasının proliferasyon ve migrasyona etkisini incelemek hedeflerimiz arasındadır. Yine bu genin prognoz, proliferasyon, migrasyon ilişkilerinin temelinde hangi mekanizmaların olabileceği konusunu incelemek üzere genin yüksek ve düşük ifadeli olduğu tümör alt-grupları biyoinformatik yöntemler ile analiz edilecektir. Bu sayede CSRP1 ifadesinin düşük ve yüksek olduğu tümör gruplarında zenginleşmiş yolaklar ile olası tümör baskılayıcı ve/veya iyi prognostik rolünün moleküler altyapısı konusunda prostat kanserinde ilk veriler elde edilmiş olacaktır. Hücre hattı ilaç hassasiyet veritabanları kullanılarak prostat kanserinde ilk defa CSRP1 ifadesi ile ilaç hassasiyet ilişkileri incelenerek, CSRP1’in prognostik ilişkilerinin yanı sıra aynı zamanda alternatif tedavilere yanıtı belirleyebilecek aday bir belirteç olma potansiyeli değerlendirilecektir.

Projenin bir yüksek lisans öğrencisinin tez konusu olması ve dolayısıyla öğrenciye hem biyoinformatik hem de wet-lab alanlarda bilimsel tecrübe kazandırması planlanmaktadır. Proje dahilindeki patoloji, moleküler biyoloji ve biyoinformatik alanlarına dair yaklaşımların multidisipliner çalışmaların yürütülmesi konusunda Dr. Seçil Demirkol Canlı’ya tecrübe kazandırması mümkün olabilecektir. Proje ile ve kurulacak kolaboratif işbirliklerinin sonraki bilimsel çalışmaların önünü açması beklenmektedir.